15 Ekim 2008 Çarşamba

14 Ekim 2008 Salı

yarin gece donuyorum

bugun nara ya gidip japonya seyahtimi tamamliyorum. ucagim yarin gece 22.30 da. ben de gec d\gidip sabah alisveris yapicam... valla cok esyam var nasil olacak bu is tartmam lazim bi esyalari. max 20 kg. getirebiliyorum.gelirken 30 du simdi 20 anlamadim...
neyse nara da sokakta insanlar gibi takilan geyikler var. saka gibi...ben pek hoslanmam maymun-geyik falan ama bakalim...
nara ilk baskent cok tarihi herkes cok begeniyor...

11 Ekim 2008 Cumartesi

monk amca




volkana resim







onsen beni carpti

bugun onsene gittim. sonucta nerede gorucem bu insanlari amaaan dedim. acik habada bitkilerin icinde super bir yerdi. ilk baslarda gerildim ama baktim herkes cok rahat ben de sallamadim.
ama sanirim biraz fazla kalmisim ciktigimda suratim kipkirmiziydi ve kalbim deli gibi carpiyordu. 2 saat kendime gelemedim. carpintim gecmedi ananemin tabiriyle yuzum borek gibi kirmiziydi.
sonra oturdum dinlendim biraz, basim catlicak gibi agriyo, yani iyi mi ettim kotu mu ettim bilemiyorum.
asiri rahatlama da ayri batiyo insana.
ama sunu anladim kaplica hamam bana gore degil, acik havada bile bayiliyordum...

dedikodu part2

evet bunlarla bulustum.bu ikisi masallah pek iyiler. bir flort bir flort. ya cok sinir bi durum, sonra ben cektim kizi kenara/ bak beni cagiriyorsun ama ne is bu cocukla ayni odada kalmak istiyorsan soyle; yalniz pek hos bir durum degil cunku single room icin 2 kati fiyat odemem gerek/gibisinden bisiler soyledim.
neyse kiz ben seni once cagirmistim sorun yok dedi ama ben tum gun siniroldum geceyi bunlarla geciricem diye gerildim.
sonra tam nagoya trenine binmek uzereyken ben mucizevi bir sekilde takayamada bir temple da yer budum. normalde aylar oncesinden her yer dolmus. ama nasil mutluyum anlatamam. bu ikisi nagoyaya gitti ben budist temple a. sanirim hayatimda uyudugum en guzel uykuydu. ustelik festivalin gece kismini da gormus oldum...

10 Ekim 2008 Cuma

dedikodunun 2. kismi icin vaktim yok simdi

amaaaa buradaki kaplica kavramindan bahsetmek istiyorum. onsen
once kendini yikiyorsun sonra acik havadaki sicak su havuzuna giriyorsun super doganin icinde herkes bayiliyo.
ben de bugun deneyecegim ama tek sorun cirilciplak olman gerekiyooooo.
ya gunlerdir karar veremiyorum kiz-erkek ayri ama yine de... kardesim turkuz biz cekingeniz. asli aklima sen geldin neyse detaya girmiim. denersem foto olmayacak zaten:)

dedikodum var/sevince hazir misin

simdiii ben takayama daki festivali burada tanistigim israilli bi kizdan duymustum. kiz kafa birine benziyordu ama biraz overdose. neyse ben gidicem sen de gel bulusur gezer o gece nagoya da kaliriz dedi, ben de amaaan ne kadar kotu olabilir ki dedim.
atladim gittim takayama ya fakat kimsede telefon yok bir saat karalastirdik sonra ben trenin varis saatini yanlis hesapladigim icin bulusmaya 1 saat gec gittim ama onlar da treni kacirmislar. neyse bulustuk onlar diyorum ingiliz bi cocukla geldi...
gerisi yarin konturum bitti

pastoral bir insanim artik



bahceli ev tutucam gelir gelmez...



takayama daki festival ve ika(ahtapot)




icinde ben olan fotolar ancak boyle olabiliyo











4 Ekim 2008 Cumartesi




shinkansen is cool shinkansen is fasttt

kyoto ya geldim burasi crouching tiger.... film seti gibi. sehrin eski kisimlari harika ama yeni kisimlari biraz karaktersiz. neyse kucuk bir sehir ama turistik bir suru sey var.
surekli parklarda bahcelerde yuruyorum. yururken huzurdan uykum geliyo gozlerim kapaniyo...
bugun manga muzesine gittim insan tum gununu orada gecirebilir. dev bir bahcesi var ve istedigin mangayi alip okuyabiliyorsun, ama cogu japonca. miyazaki okudum ben de...

1 Ekim 2008 Çarşamba

yarin shinkansen e binicem cok heyecanliyim. cam kenarindan yer aldim umarim basim donmez...
bir de TOKYO diye bi film var vizyonda dvd sini aradim ama henz yok. 3 kisa filmden olusuyor birini michael gondry cekmis. gitsem mi diye dusundum ama ingilizce alt yazi yok. artik beklicez istanbula gelsin diye...
ofise biir kutu gonderdim. turk postasi kaybetmezse iyi olu. hediyeler icinde valla. ama sigorta yaptirdim artik kaybolurlarsa istanbuldan birseyler alirim sizleere, bir de yazlik kiyafetleri koydum tasimiim diye cok akillica oldu cok sevindim bu ise... e 100 ytl verdim ama 6.5 kilo gonderdim...sevince kizma tasiyamazdim bundan sonra surekli yer degistiricem...

tokyo da son gun

hava yine tayfunlu: tayvan dan baslayan ve hep ayni rotayi izleyen bir tayfun serisi var, ilk geldigimde de etkiliydi. tayfun mevsimi ya simdi... ama buraya azalip geliyor yani sadece yagmur ve ruzgar...hava bulutlu ve inanir misiniz 5 de karariyor, yani bir nevi kis...
ama ekim de hava cok guzel oluyor diyorlar umarim kendine gelir ben gezerken...

dun shibuyada adi AYSE olan bir donercinin fotografini cekiyordum sevgili aysecim icin, adamlar merhaba falan dedi, ben de japonya da donerci bulmanin verdigi sevincle konustum.
ay ne misafirververlik doner yemedigimi anlatana kadar canim cikti. gazoz ictim. bayramlastik turkce konusmak guzel geldi. ya bi de burasi almanya gibi degil kose basinda donerci degil korili indian rest. var...